Boğazdaki Acı

Boğazdaki acı yutulur mu
Hani şu oturdu mu kalkmayan.
En büyük maharetimin tükürüğümü uzatmak olduğu yıllara dönmek istiyorum.
Çamurdan pastalı muhabbetli evcilikler
Evden getirdiklerimizle yapılan ağaç altı piknikler…
O köprünün altından çok sular aktı de mi?
Dedemin saçları gri değil ozamanlar, hafiften kır
Babaanneminse herseye gücü var
Buzağıları alnından öptüğüm yıllar..
Yoğurdu iyi mayalayan, her evlenene karnıyarık tarifi veren dedem..
Nerdeyse her yemeği yer ateşinde pişiren, is kokusunun içinden mis kokusunu aldığım babaannem..
O köprünün altından da çok sular aktı.
Salıncağa bindiğimde ipi dolandırdığım yıllar;
Başımın en tatlı dönüşü ozamanlar.
Büyüdüğünde insan;
Başı dönünce
Yüreği yerine sığmıyor
İçine kaynar sular dökülüyor
Yanıyor
Yanıyor
Yerde yanıyorsun toprak söndürmüyor
Gökte yanıyorsun yağmur dindirmiyor
Büyüyünce başın döndüğünde sığacak yer olmuyor.
Pastaları gerçek sofraların, yalnızca fotoğrafı çekiliyor.
Bu benim içimdeki çiçeklerin üzerine neden basılıyor?
Bi de tiksindim ben ama kusamıyorum;
Bu boğazımdaki acı nasıl yutuluyor?

Elif Yavuz Yıldırım
www.kafiye.net