AŞK

İki kişilik bir oyundur bu.
Bir tarafta sen, öbür tarafta o.
Kazanmak amacı yoktur bu oyunda.
Yeri gelir sen kıskanırsın onu, yeri gelir o seni kıskanır.
Birbirinizi yıpratmaktır tek amaç.
Yıprattıkça ehlileşir.
Ehlileşince de
Bir ilkbaharda çiçeklerin açması gibi
Küllerinizden doğarsınız.
Bir sen dem vurursun hayattan, bir de o.
Her şeyde onu görürsün
Bir çiçekte, bir insanda, bir parlayan yıldızda
Engin denizin berrak sularında…
Yüzünü göremesen de
Elini tutamasan da
Sımsıkı sarılamasan da
Yıllar boyu seversin onu.
Umut verirsin ilk önce
Umutlar yıkılır daha sonra…
Çaresizlik yüklenir omuzlarına
Çaresizlikte adamı bitirir…
Seni değiştirip, bambaşka biri olmanı sağlar AŞK!
Büyü yapar adeta
Korkulacak çok şey vardır aslında
Çünkü değişikliğinin beraberinde sana ne getireceğini
Ve neler yaptıracağını asla bilemezsin.
Süresiz, acımasız, akıl almaz bir oyundur bu.
Ona olan aşkın sarhoşken ki haline benzer.
Hangi rüzgarın seni nereye sürükleyeceğini
Ve nerede olduğunu
Aşkın büyüsü geçince farkına varırsın.
Bu yüzdendir ki bu oyunda
Hiçbir kural yoktur.
Çok şey öğretir AŞK!
Onu bir daha hiç göremeyeceğini bilmenin verdiği acıyla
Ateş basar vücudunun dört bir yanını,
Cehenneme düştün sanırsın.
Görülmeyeni sevmeyi öğretir.
Aşılamaz engelleri aşmayı
Ve çizginin öbür tarafına geçmeyi öğretir.
Sitem etmenin,
Kibirin ve gururun ne kadar ne kadar aptalca olduğunu gösterir.
Sorumluluk almayı öğretir.
Unutma ki sevmekte bir sorumluluktur.
Bu yüzdendir ki herkes sevemez!

Kadir KURAN
www.kafiye.net