Her Eylül

Her Eylül geçişi bir ayrılıktır.

Rüzgârı başka bir diyardan gelmiş gibidir. Ayrılık vardır esintisinde…
Hüzündür!.. Eylül hüznüdür yaşadığımız…
Yaklaşmakta olan kara bulutlarla, mavisini yavaş yavaş yitirmektedir deniz… Güneşin ışıklarının aksi vururken yüzümüze, gözlerimizi yaşlandıran onun hüznüdür…
Herkesin hüznü yaşı kadardır. Yüzdeki her bir çizginin derinliğine, anlam katar geçen seneler… Bu yüzden her yaşta biraz daha ağırlaşır Eylül hüznü… Ve her yaşta biraz daha anlamlandığı içindir ağırlığı hüznün… Hüzün, ağaran saçlarla, yüzdeki çizgilerle yaşıttır…

Bir yolun bitişi; başka bir yolun başı gibidir… Yolun nereden gelip nereye gittiği önemsizdir. Ve yolun sonu acı da olsa, sevinç de olsa; hep hüzne yoğrulur. Acının ve mutluluğun birleştiği noktadır Eylül… Ayrım gözetmez, eşit dağıtır hüznü…
Sonbaharın ilk nefesidir Eylül… Deniz kenarında bir akşamüstü, sıkıca sarındığınız hırkanın kollarını koynunuza bağlayıp, karşı kıyıya dalarken içinize çektiğiniz; Eylül rüzgârıdır… Ve Eylüldür, o anda gözlerin kederine ortak olan.

Belli ki gelinen yollarda Sonbahar hüznüne hazır bir gam yükü var… Doğa sarı-gri rengine bürünüp; yeni bir ayrılık yaşarken gövdesinde, bir parçası olan bizleri de mutlu mutsuz farketmeden yanında alıp götürüyor, kendiyle beraber hüznünle yoğuruyor…
Ağaçlar, dallarında yeşerttiklerine son kez bakıp hüzne boğulur… Rüzgârın savurganlığına karşı duruştur yaprakların hışırtısındaki çığlık… Artık solmaya yüz tutup, toprağa karışacaklarının habercisidir…
Mutlu da olsak, mutsuz da olsak; bir parçası olduğumuz doğanın hüznüdür bizi saran… Tıpkı İlkbaharda tomurcuklanıp yeniden yeşerip umuduna ortak ettiği gibi; Sonbaharda da, solgun hüznüne ortak ediyor bizi… Bu döngüyü yaşatırken, bir yandan da anlatıyor Doğa, parçası olduğumuz bize; ayrılığın ardındaki kavuşumu, karanlığın ardındaki aydınlığı, yağacak yağmurun ardından çıkacak güneşi, solan umutların yeniden yeşereceğini ve hayatın sonsuz dönüşümünü…

Ve Doğa, yeni bir döngüyle, yeni bir mevsim perdesini aralayıp bizi davet ederken Güz’e, İncesaz’dan huzurlu bir “Eylül” ezgisi değip, tatlı bir tebessüm bıraksın, ömrümüzle yaşıt hüznümüze…

çınar(alt)
Ömer Sabri KURŞUN
www.kafiye.net