Aşkı Utandırmadım

Sanma ki yoksun diye dün gece de sensizdim
Sanma ki yapayalnız, sahipsiz, kimsesizdim

Düşümün duvarına, önce resmini çizdim
Sonra, gözbebeğimle her zerresini gezdim

Bir şehri gezer gibi saatlerce, bıkmadan
Sarhoş olmuşçasına, hem de hiç ayıkmadan

Gökyüzü kapkaranlık ve sokaklar ıssızdı
Ansızın gözlerinden dünyama ışık sızdı

O zifiri, o katran gece gündüze döndü
Tüm dargın tebessümler bu garip yüze döndü

Coştu saksıdaki gül, açıldı tomurcuklar
Cıvıl cıvıl oldular içimdeki çocuklar

Bir kayanın göğsüne usul usul yaslandım
Gözlerinin içine bakıp sana seslendim

Senin olduğun her yer yemyeşil bahar dedim
Kışa dönmesin ömrüm, gitme sakın, yâr dedim

Yokluğun ne çiledir anlattım uzun uzun
Ruhuma dokundukça buzdan da soğuk hüzün

Saçların, su misali aktı omuzlarına
Çağladı gürül gürül döküldü dizlerine

Sarıldım hasret ile, tel tel öptüm, kokladım
Sonra o gül kokunu nefesimde sakladım

Bilirsin yıllar boyu sevdan ile bilindim
Bir tek senin tutsağın, bir tek senin delindim

Asla riyam olmadı, seni hiç kandırmadım
Sevdim yürek dolusu, aşkı utandırmadım

Kutsal bir emanetti aşk benim nazarımda
Tek düşümü satmadım ben günah pazarında

Dün gece ben, düşüme senin resmini çizdim
Bir şehri gezer gibi, her zerresini gezdim.
Serkan Uçar  /  22.11.2013
www.kafiye.net