Uyku Hikâyelerinin Çocuk Uykusu Üzerine Etkileri

 

Uyku; bilincin dış uyaranlara karşı kısmen de olsa kaybolduğu, tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinlenme durumu olarak tanımlanabilir. Bu tanımda dikkat edilmesi gereken unsurlar bilincin zayıflaması ve dış uyaranlara karşı tepkisiz hale gelmesidir. Ortaya çıkan tepkisizlik durumu bedenin ve ruhun dinlenmesi yönünde oldukça faydalıdır. Bu nedenle uyku, insan sağlığı açısından oldukça önemli bir özellik gösterir.

 

Gerek yetişkinlerin gerekse çocukların ve bebeklerin hem fiziksel hem de psikolojik anlamda sağlıklı bir uyku sürecine ihtiyaçları bulunmaktadır. Uyku, yaşamamızı sürdürebilmemiz için en az yemek içmek kadar zorunluluk arz eder. Özellikle çocukların büyümeleri ve yetişkin bireyler haline gelmeleri sırasında uyku ihtiyaçlarının giderilmesine dikkat edilmelidir. Bu nedenle anne babalar çocuklarının uyku düzenlerini haklı olarak önemserler.
 

Uymayan, uyku durumuna bir türlü geçmeyen çocuklar onları yetiştiren kişiler için önemli bir sorun teşkil etmektedir. Zühre Koç tarafından kaleme alınan Somni Uyku Hikâyeleri uykusuzluk sorunu yaşayan ve yaşatan çocukların bu sorunlarını ortadan kaldırmakta oldukça etkili bir eser.

Alanında deneyimli psikologlarca incelenerek onaylanan Somni Uyku Hikâyeleri 3- 7 yaş arasındaki çocukları uykuya geçirme konusundaki iddiasını çeşitli deneyler ve gözlemlerle kanıtlamış durumda. Kitapta Somni ormanında geçen dört uyku hikâyesi bulunmakta. Yazar hikâyelere geçmeden önce anne babalara bazı yöntemler ve okuma biçimleri sunarak çocukların sağlıklı bir şekilde uykuya geçirilmesinin ipuçlarını veriyor. Dolayısıyla hikâyeleri dinleyen çocuklar kısa bir süre sonra uykuya geçmekteler.
 

Somni içerik ve üslup bakımından sadece uykuya yönelik bir eser değil. Aynı zamanda henüz okuma yazma bilmeyen çocukların dinleme aracılığıyla gelecekteki hayatlarında iyi bir okuyucu olmalarına yönelik bir işlev de taşımakta.

 

Düş kurma becerisi ilerleyen yaşlarda değil, bilincin oluştuğu yaşlarda gelişir. Dış dünyayı kavramaya başlayan bir çocuk özellikle üç yaşından sonra kendi varlığının ve kendi dışındaki varlıkların farkına varır. Kendisini ve onları anlamlandırma eylemi içine girer. Konuşma, anlama, anlatma yetenekleri de aynı sürece paralel olarak gelişim gösterirler. Somni – Uyku Hikâyeleri, çocukların uyku düzenlerini oturturken basit fakat aynı zamanda öğretici hikâyeleriyle minik dinleyicilerinin eğitim hayatlarında kalıcı, etkin ve faydalı izler bırakacaktır.

 

Eser iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde uykunun çocuk sağlığı ve eğitimi açısından önemi vurgulanmakta, uykuya dair bilimsel bir bakış açısıyla önemli bilgiler verilmektedir. Aynı bölümde yazar uyku öncesi hazırlık döneminde neler yapılması gerektiği, uyku hikâyelerinin faydaları üzerinde durmaktadır. Bu ilk bölümde uyku hikâyelerinin nasıl ve hangi yöntemlerle okunması gerektiğini bilimsel tekniklerle açıklanıyor.

 

İkinci bölümde ise dört uyku hikâyesi bulunmakta. Bu hikâyelerin her biri uyku teması taşımaktalar. Hikâyelerin isimleri şöyle: Uykuyu Seven Prenses, Pamuk’un Uyku Sepeti, Uykusuz Pati, Uykuya Dalan Aycık Puki.

 
Anne babalar eğer yazarın yönlendirmelerine uyarlarsa çocuklarını uyutabilmekte başarılı olduklarını göreceklerdir.

Hatice Eğilmez Kaya
www.kafiye.net