BERDİ DEDE VE ŞEKER AĞAÇLARI

Evvel zaman içinde,

Kalbur saman içinde,

Develer tellal iken,

Pireler berber iken.

Ben bağda üzüm bekler iken.

Derede odun yükler, iken.

Bir varmış, bir yokmuş…

Masalın yalanı mı olurmuş?

Eski zamanların birinde görkemli bir konak varmış. Bu konakta Berdi Dede adında zengin mi zengin biri yaşarmış. Fakat Berdi Dedenin kimi kimsesi yokmuş. Bayramlarda ziyaretine gelecek ne bir evladı ne de bir torunu varmış. Üstelik mahallelinin çocukları da bu konağa hiç gelmezlermiş.

Bu yalnızlık Berdi Dedenin canına tak etmiş.

Şeker bayramına az bir süre kala Berdi Dede’nin aklına çok şeker bir fikir gelmiş. Bir koşu gidip şekerciden şekerler ve çikolatalar almış. Baloncudan da rengârenk balonlar alıp evine getirmiş.

Önce şeker ve çikolataları alıp bahçesinde bulunan tüm ağaçlara asmış. Bahçeyi balonlarla ve süslü kâğıtlarla süslemiş. Artık Berdi Dedenin bahçesi çocuklar için hazırmış.

Vee! Nihayet bayram günü gelmiş çatmış. O sabah Berdi Dede en güzel bayramlıklarını giymiş. Kravatını takmış. Kolonyasını sürmüş. Saçlarını da tarayıp bahçe kapısına şöyle bir yazı asmış:

‘’Hadi çacuklarrr! Ne duruyorsunuz? Bahçemdeki şeker ve çikolata ağaçlarımdan istediğinizi toplayın’’

Sonra evine gelip çocukları beklemeye başlamış.

Aradan kısa bir süre geçtikten sonra bahçeden çocuk sesleri duyulmaya başlamış.

Sesler karşısında heyecana kapılan Berdi Dede bir koşu çocukların yanına gitmiş. Çocuklar ağaçlarda asılı duran şekerleri ve çikolataları topluyorlarmış.

Aralarından biri Berdi Dedeyi fark edip yanına gitmiş. Onun elini öpüp ‘’İyi Bayramlar Efendim!’’ Demiş. Onu diğer çocuklar takip etmiş.

Berdi Dede’nin o muhteşem konağı ilk defa bu kadar çocuğa ev sahipliği etmiş.

 

Berdi Dede’nin keyfine diyecek yokmuş.

Bulduğu bu inanılmaz fikir sayesinde artık tüm bayramları neşe içinde geçmiş. Üstelik birkaç çocuk onu bayramlar dışında da ziyaret eder olmuşlar.

Evet, sevgili çocuklar! Siz siz olun bayramlarda ve özel günlerde büyüklerinizi mutlaka ziyaret edin. Onların halini hatırını sorun. Ellerini öpün.

Unutmayın bizi biz yapan bu güzel değerlerimizdir.

Daldan üç elma düşmüş. Biri sana, biri bana, biri de dinleyenlerin başına.

Büyüklerimin ellerinden küçüklerimin elma yanacıklarından öperim. Nice güzel bayramlar sizlerin olsun.

Hacer Taner Bulut
www.kafiye.net