Ay dargını

Ay dargını gecelere nakşettim,
En edepsiz sözlerim ile utangaç tenimi.
Destursuz içtim şarabı.
Sarhoşluk korkakların ağrısı
Çetrefilli kalabalıklardan tek başıma geçtim.
Yol uzundu ben yorgun yolcu,
Döktüm dizlerimin sızısını ardım sıra.
Eyvallah dedim koparılıp,
Kırıldığım dallara…
Boyanıp soğuk alına,
Sıcak mevsimlerden öyle göç ettim..
Yas ,ezgisi ezik ezber.
Tutunup gri bulutların yağmuruna,
Kırağı ayazı yüreğime düşler ektim.
Oysa,
Umudumdu kasimpati.
Mevsimlik bahçelerin gerisinde kaldı.
Heyhat vakit şimdi yine,
geçmeyen üşüme vakti mi olacak?
Isınmak,
Hor görülen gunahlar kadar mı uzaklaşacak?
Bilirim,
Sevda denen şey derin ezgi
İşçiliği ince zanaat.
Yani heyhat,
Sabahların gün karası,süzme ışığının adı,
Bundan böyle aşk mı olacak?
Üstelik,
Eşlesirken serçeler firuzan bahcelerde,
Sızılı bir ölüm gibi mi gelecek aşkın sureti
Ve kendisini,
Yüreğimin soluna mı Asacak?
Söylesene ey hayat!
Aşk bana,
Aymayan günün, dilinden düşen
Eski zaman desenli bir türkü mü olacak? …

Fatma Gül Özcan
www.kafiye.net