AŞIĞIN DİLİ

Yürek yangınını salıp da yele 
Kalbinin diliyle konuşur âşık 
Gönül efkarını vururken bile
Sazının teliyle konuşur aşık

Aşk aklı yok eder kalbe hakimdir 
Sanmayın bu derde derman hekimdir 
Gönlünü efkara salanlar kimdir 
Diriyle ölüyle konuşur aşık

Yakar ağıtları aşkın tahtına 
Her dem ağlar durur kara bahtına 
Ebediyen bağlı kalır ahtına 
Sürekli soluyla konuşur aşık

Dudağından düşer özel nağmeler 
Bağrında doludur güzel nağmeler 
Her sözü kaside gazel nağmeler 
Bağında gülüyle konuşur aşık

Hiç küser mi aşık doymaz hazzına 
Yürekten bağlıdır yoldaş sazına 
Kalem koşsa ulaşılmaz hızına 
Lisanı haliyle konuşur aşık

Ebubekir gibi bedel öder de 
Ömer’i Osman’ı kabul eder de 
Üveys’le birlikte deve güder de 
Hazreti Ali’yle konuşur aşık

Hasret bağlarına vuslatı eker 
Elinde tespihi boynunu büker 
Sinesinde gizli gizli yaş döker 
Gönlünün seliyle konuşur aşık

Seher vakti Kıblegâha durunca 
Nefsin arzusunu bir bir kırınca 
Ondan hoşnut gezer yerde karınca 
Hep hazan yeliyle konuşur aşık

Neslim der zikirle RABBİNİ anar 
Durmaz ağlar durur gözleri kanar 
Arar iken aşkı Hak diye yanar 
Veliyle deliyle konuşur aşık

Neslihan ÖZCAN
25.02.2019
www.kafiye.net