Kara/duygu

Ömrümün Noksanı;
Gül dikenine küsünce
Dil dökenin yüreğine nasıl açılır
Tam da gece mutluluk pazarındaysa.

Bizatihi dilimin ulu aşkı;
Birazcık sevgi varsa 
”Ne”liği ve ”nasıl”lığı arasında bırakma
Bir tutam gül kokusu kalsın!

_____

‘Aşık’ olan zavallı kalbim;
Takvim yaprakları Eylül’ü göstermekte
An içinde ruhum bedenimde
Meydanın ortasında kurşuna dizilmekte.

Bir romanın içinde koyu maviye boyandım
İçimde kuluçkaları
Cins cins güvercinler
Neye yaklaşsam yetim kalmış gözler
Paslanmış, bükülmüş çiviler.

Bugünün dili kederle dolu 
Dikti felsefeyle ağacını yüreğime
Oturup konuşsam 
Gör bak yakınıyor
Bir an önce mutlu ol diyor!

Hani olduğun gibi
Olamadığım gibi 
Olur deyip de kalabilir mi?
Ömür yetmez ki azı da bir
Kurtaracaksa bir parça neşe.

Kuşlar gibi keyfe gelsem
Şakırdamış olsam kaysı çiçeğine
Mutluluk tüccarları seferber olur mu
Yaşam ve yazgıma?

Bu hayatta ”sız”lı olan her şey çok iyi de
Hangisi zor?..
Senin bende çatışma”sız”
Hüzne boğan haller mi?
Yoksa
Benim sende acı”sız”
Neşeyi dolduran haller mi?

”Zannetme ki güI dikenin himayesinde, 
Dikenin itibarı güI sayesinde.”
Bir açıklık ki düşüncelerimin formatı
Farkıyla iyileştirmektir amacı!

İlknur Yıldırım___ 12.09.2017 Salı
www.kafiye.net