AL ÖMRÜNÜ ÖMRÜMDEN

Çok muydu ki yüreğimi yüreğinle tatmin etseydin? Ne çıkardı o zehirli ama vazgeçilmezim saydığım dilinden doğru kelimeler aksaydı kulağıma?

Ey sevgili!
Gelmiş geçmiş tüm zamanların aşkıyla sevdim seni…
Âdetin midir, reva mı sayarsın?
Ömrümü çürütmeye adak mı adadın?

Sen! Olmadığında olmadığım, olduğunda da olmadığımsın… Sen sevgili! Sen benim ten sızım… Sen benim kemanım, sazım… Sen benim KAL’p yazımsın… Söyle sevgili, sen nefesimi nasıl yok sayarsın?

Çok sevmiştim, çok gitmiştim. Senin için yar, ben asıl yar’lardan vazgeçmiştim. Oysa sahteliğini kimimden kimsemden en çok ben gizlemiştim. Ey sevgili! Sana koşan çocukluğumu ağlatıp da niye gönderdin geri?

Toz dumanım şimdi… Enkaz altında kalan, güneşi görmek için ömrünü kazan biri gibi… İşte şimdi siliyorum her şeyi… Son kez konuş sevgili… Son bir kez doğru kelimeleri… Bilirim, gerçekler sevmez senin dilini… Ben gibi kimse sevmez seni…

Ah be sevgili!
Bir fırtınaydın esip geçtin ömrümden.
Al ömrünü ömrümden.
HOŞÇA KAL en ömürlüsünden…

Mine POLAT
www.kafiye.net