YOLCULAR MENZİLE KAVUŞUR BİR GÜN

Sonsuz bir ezaya mahkum olursam,

Yaptığım işlere yor deli gönül.
Menzile varmadan düşüp kalırsam,
Halimi yollara sor deli gönül.

Gönül gezdin durdun, sen bu yerlerde.

Sılayı unuttun gurbet ellerde.
Kervan vardığında ebedi yurda,
Şirin Dosta selam ver deli gönül.

Dünya umman olsa bundan bana ne.

Düşüncem sığmadı şu dar mekana.
Zaman hep konuştu: “Sus” dedi bana.
Benim de bir sözüm var deli gönül.

Cahil ki maddeyi sonsuz bilendir.

Nefsinin önünde secde kılandır.
Aşığa endişe Hak’tan dermandır.
Derviş için keder, kâr deli gönül

Arif menzilini ezelden bilmiş.

Duyan öldüğünü boşa üzülmüş.
Pervanenin kaderi yanmak yazılmış.
Kavuşmak hasretten zor deli gönül.

HATİCE EĞİLMEZ KAYA
www.kafiye.net