TUHAF ŞEYLER OLUYOR

Tuhaf şeyler oluyor. Bilhassa bazı şeyler yüzünden geri adım atabiliyorsunuz. Bu iyi bir şey değil. Bu bazı şeyler rüyalar, kabuslar, halisülasyonlar, ve buna benzer şeyler olabiliyor. Olsun demekten başka çareniz ne var ne yok ve kabul edilmeli ki sahiden epey tuhaf bir durum. Bağlayınca açılan bir çuval gibi ve şu yakışanlarından da değil. I ı onlardan değil.

Yorgunluk had safada. Henüz dinlemek için vakit buldum desem abartmış olmam. Gün içinde muzipçe şeyler yazıp sildim. Dedim gün sonunda epey biriktik dökülürüz ne varsa. Ama öyle olmuyor biliyor musunuz.. o yorgunluk çökünce bin katı abes geliyor o muziplikler. İnsan omuzlarinin kırıştığını hisseder mi. Yemin ederim bunu doruğunda hissediyorum. En yukarlarda.

Az evvel kendime, hadi bir sayı söyle Kübra dedim. Yüzkırkdört.. Ama önce otuzdokuza baktım. Bir şeyi en dusunemeyecegiz an olur ya. Benim öyle bir anım yok. Her an her şeyi dusunebiliyorum. Yani o his şımarmıyor anlatmak istediğim bu. Fakat epey derin bir konu. Hatta evet çok fazla derin ve sanırım bu yüzden o adam yüzme bilmiyor. (Neden kimse ogretmemis ki?)

Özür dilerim İsmet Özel ama Erbain benim oyun kitabım. Bunu bana Mehmet öğretmişti. O çok güzel öğretmen imreniyorum ona. Her gece senden rastgele bir sayfa seçip kalbimi ellerine bırakıyorum. Orası her yere bırakılmıyor en iyi sen bilirsin. Sana İsmet diyecek yaşta ve çağda olmak ne büyük kıymet değil mi. Öyle..

Yüzkırkdört../şehre neden, esmer ve dölek yüzümle döndüm dağlardan, kar vakti tarlaları kımıldatan soluğum, niyedir sarmalasın vites dişlilerini, defneler, nakışlar yok alnımda neden./

Ah dizeler. Nasıl bir hançerdir en iyi şairler mi bilir. Yok öyle bir şey. Yarası olan bilir. Yarası sürekli kanayan. Bir türlü kabuk bağlamayan. Açık kalan. Çuval gibi.

Kendine iyi bak deme/Candan Erçetin. Ne muhteşem bir gömü. Aksami onunla ettim. Hâlâ da onunlayım. Soğudukça tazeliyorum.

Koskoca gün yine bitti. Bu sabah babam kahvaltıda anılarını anlattı. Kaç yıl oldu, 85te geldim buraya, daha dün gibi dedi. Zaman çok çabuk geçiyor dedim. Ne basit tabir. Sanki kimse bilmiyor da bir ben farkına varmışım gibi. Çokça küçümsüyorum kendimi. Bazen fazlasıyla hakediyorum. Az önce yine hakettim. Bu onun içindi. Her neyse, artık uyumalı.

Aynı adam./tozludur saçlarım, saçlarımdan.devrilmis sarayların dumanları savrulur.yuzum yanıktır.yuregime bir karanfil sokuludur.ve partizanca darbelerin dünyaya iken şavkı.benim göğsüme göğsüme vurup durur.ben dünyaya doğru yürümekle meşhurum./İsmet Özel

İyi geceler.

Hatice Kübra Öktem
7.3.16

Ha unutmadan.. burası hep çekmek istediğim ağaçlık alan, bugünden.saklı kalsın.

www.kafiye.net