AİLEMİZ VE İLETİŞİM…             

Aile; aynı çatı altında yaşayan, gelirlerini paylaşan, evlilik ve kan bağına dayanan, ana-baba ve çocuklardan oluşan toplumsal bir kurumdur.

                Ailenin ne gibi işlevleri var. Tabi ki, neslin devamını sağlar. Ekonomik işbirliği yapılır.  Aslında bir çeşit küçük bir işletme gibidir. Evin her türlü gelir ve giderleri, masraflar, mutfak kısmının aktifliği, bir taraftan tüketen, kendi yemeğini pişiren, çocuğun bakıldığı, büyütülüp eğitildiği yerdir. Kültürü yaşatan ve kültürlenmeye aracı ilk basamaktır aile kurumu, toplumun mahalli ve milli kültür değerlerinin korunmasını sağlamaktadır. Bu yüzden aile kimlik oluşumunda da etkilidir.

                Aile aynı zamanda ruh sağlığımızı da korur. Bebeklikten itibaren bakım, eğitim,  güven, ait olma, ilgi, şefkat ailede başlar ve gelişir.

                Peki, neden bunları yazıyorum. Sağlıklı bir toplum için sağlıklı bireylerin ve sağlıklı ailelerin varlığıyla ancak devam edebilir.

                Şimdi teknolojik gelişmeler, çekirdek ailenin yalnızlığı, şehirde yaşamanın verdiği stres, makineleşmiş bir toplum olma yolunda hızla ilerliyor.

                Kurulan yuvalar kolayca kurulmuyor. Onları istediğimiz zaman kolayca bozabiliriz. Bir şeyi yıkmak kadar kolay bir şey olamaz. Sihir iki dudaktan çıkacak sözcüklerle başlayıp, beden dilinizle devam eder.

                Şimdi bakıyoruz mahkemelerde yığınla boşanma davaları açılıyor. Tabi erkek veya kadın bundan olumsuz yönde etkileniyorlar. Her biri kendi açısından sıkıntılar yaşıyor uzun bir zaman. Neden çünkü evlilikte alışkanlıklarımız oluşuyor. Senelerimizi verdiğimiz, aynı alışkanlıkları paylaşıp, aynı yola baş koyduğumuz kişinin yaptıkları olumlu ve olumsuz hatıralar uzun süre yamacımızdan ayrılmıyor.

                Tabi bu ayrılmaların çok çeşitli sebepleri var.

                Bunlardan birisi eksik, yanlış iletişim diyebiliriz.

                Birbirini anlamama, dinlememe, farklı dili kullanma, aynı duyguları paylaşmama, ön yargı, kalıp yargılarımız gibi nedenler diyebiliriz.

                Anne- baba iletişimi çocuklar için model oluşturur.

                Karısını döven bir erkeğin çocuğu da ilerde karısını dövebilir. Neden döver çünkü rol model almıştır da ondan.

                Pekala çocuklarla iletişim kurarken nelere dikkat etmeliyiz.

                               Öncelikle onlara değer verelim. Sevgimizi tam anlamıyla gösterelim. Sevilip sevilmediğini en iyi çocuklar anlar unutmayın. Onları güçlü görün. Farklı ve güzel yönlerini fark edin. En önemlisi de görmezlikten gelmeyin. Ki bu her yaşta çok önemlidir.

                En kötü cevap pasif davranıştır.

                Bir insanı ezmenin en acımasızı onu görmezden gelmektir unutmayın.

                Peki başka neler yapabiliriz.

 

                Sadece çocuklarımızla değil kendi aramızda da eğer; karşımızdaki kişiyi can kulağı ile dinlersek, empati yapıp kendimizi onun yerine koyabilirsek, saygılı davranır, saydam olursak ve onların ihtiyaçlarına cevap verebilirsek hem ebeveynler ruhen sağlıklı düşünür, sağlıklı davranır hem de sağlıklı çocuklar yetiştiririz. 

Belgin Turan SATICI
www.kafiye.net