Çocuklar (ınız) İçin…

BEZ BEBEK

Kardeşimin doğum gününde, ona bir oyuncak bebek almak istedik. Annemle bir oyuncakçı dükkanına girdik. Çeşit çeşit oyuncak bebeklerin arasından bir tanesini seçmek çok da kolay değildi. Hangisini elimize alsak: 
—Bu da güzel, diyorduk. 
—Yok, kızım, bu böyle olmayacak. Koca dükkanının içinde bir bebek beğenemedik, dedi annem. 
—Elbette beğenemeyiz. Çünkü çok fazla oyuncak bebek var burada, dedim. 
“Bu mu? Şu mu?” derken karasız kaldık. En sonunda, oyuncak bir bebek alamadan dükkandan çıktık. Dükkandan çıkarken annem: 
—İster misin kardeşine hediye edeceğimiz bebeği biz yapalım? dedi. Ben önce biraz şaşırdım. Çünkü evde oyuncak yapma fikri bana çok ilginç gelmişti: 
—Yapabilir miyiz? diye sordum. 
—Tabii yapabiliriz. Biz küçükken bu kadar oyuncak çeşidi yoktu. Hem almak için fazla paramız da yoktu. Anneannen bize bez bebekler yapardı. Kardeşin için de birlikte bezden bir bebek yapabiliriz, dedi annem. 
—O zaman bez bebek için malzemeler almalıyız, dedim. 
Annem yanağımı okşadı: 
—Ne gereği var kızım? Evimizdeki malzemelerden yararlanacağız, dedi 
Ben iyice şaşırmıştım. Çünkü bizim evde oyuncak malzemeleri olduğunu bilmiyordum. 
—Ama bizim evde bez bebek yapabileceğimiz malzemeler yok ki? dedim 
—Her evde mutlaka bez bebek yapılabilecek malzemeler vardır, dedi annem. 
Bir an önce bez bebek yapmak istiyordum. Annemden, daha hızlı yürümesini rica ettim. İkimiz de adımlarımızı hızlandırdık. Annemle, bez bebeğin nasıl yapıldığını konuşa konuşa evimize geldik.
Evimize geldiğimizde anneannem divanın üzerine uzanmış dinleniyordu. Kardeşim henüz okuldan gelmemişti. 
—Anneanne, ne yatıp duruyorsun? diye heyecanla bağırdım. 
Anneannem, birden irkildi ve yattığı divandan doğruldu. 
—Allah iyiliğini versin! Ödümü kopardın, dedi. 
Anneannemi korkuttuğum için ondan özür diledim. Sonra, neden bu kadar heyecanlı olduğumu anlattım. Anneannem; 
—Sen hiç merak etme! Dükkanlarda satılanlardan daha değerli ve daha güzel olacak bizim yapacağımız bebek, dedi. 
Biraz dinlendikten sonra, annem elinde bir poşetle yanımıza geldi. Poşetin içinden neler çıktı dersiniz? Küçük boyda iki tane çıta… Renkli dikiş iplikleri, örgü yünleri, bir de bez parçaları… Malzemeleri görünce merakım iyice arttı. Bütün bunlar nasıl bir araya gelip oyuncak bebek olacaktı ki? 
Anneannem iki çıtayı eline aldı ve tam ortalamadan üst üste koydu, çıtaları artı şekline getirdi. Biraz kalın bir iple çıtaları birbirine bağladı. 
—İşte bebeğimizin iskeleti bu, dedi. 
—Eveeeet! Bizim iskeletimizde var; ama kemikten, dedim. Anneannem gülmeye başladı: 
—Sen çok akıllı bir kızsın, dedi. Daha sonra annem, beyaz bez parçalarını bebeğin iskeletinin üzerine bandaj yapar gibi bir güzel sardı: 
—Bu bez parçaları da bebeğin kasları, dedi. 
Bu defa da ben gülmeye başladım: 
—En iyisi bir bez bebek dükkanı açalım. Yapar yapar satarız, dedim. 
Anneannem: 
—Bu kız gerçekten çok akıllı, dedi. 
—Kaslarını da yaptık, ya şimdi ne yapacağız? diye sordum. 
Annem, ne yapacağımızı benim tahmin etmemi istedi. Ama ben, bez bebek için bir şeyler yapmak istiyordum: 
—Ne yapılacaksa onu da ben yapayım lütfen, dedim. Annem bebeğin giysilerini kendisinin dikeceğini, bebeğin saçlarını da örgü ipleriyle benim yapabileceğimi söyledi. Biraz uğraştan sonra bebeğimizin giysisi de hazır oldu. Ben de örgü yünleriyle uzun saçlar hazırladım. 
Anneannem bebeğin elbisesini giydirdi, saçlarını başına yapıştırdı. Fakat hiçbirimizin aklına; bebeğin kaşını, gözünü, dudaklarını çizmek gelmemişti. Bunu ilk önce ben fark ettim. 
—Anneciğim, bu bebek nasıl görecek, nasıl yemek yiyecek? Baksana ne kaşı var ne gözü. Burnu da yok, dudakları da, dedim. 
Hep birlikte kahkahalarla güldük. Annem, bez bebeğimize daha sonra yay gibi bir kaş, badem gibi bir göz, fındık gibi bir burun ve kiraz gibi dudaklar çizdi. Bebeğimiz çok güzel görünüyordu. Bir süre hep birlikte bez bebeğimizi seyrettik.
Artık kardeşimin doğum günü hediyesi hazırdı. Kardeşimin de bu bebeği çok beğeneceğinden emindim. Çünkü oyuncak dükkanındaki bebeklerden herkeste vardı; ama bizim bez bebeğimiz yalnız bize özeldi. O gün, evimizdeki malzemelerle de oyuncaklar yapabileceğimizi anladım. Çok paralar vererek oyuncak almak şart değildi.

Ülkü Duysak