İlkbaharımsın

Gökyüzünün yeşile boyandığı
Adını sevgi dağı koyduğum
Gözlerindeki arpacıkların
Hayat bulduğu
Ahşap merdivenli
Menekşeler kokan
Balkonumdan sardunyalar sarkan
Ekmek kokan ellerini
Yârimin duvarlarıma sürdüğü
Mor boyalı
Aşk mabedindeyim

Elimde boş kadehim
Birde hayallerim
İçine gözlerindeki hüznü doldurup
Yıllanmış şarap niyetine
Mumlar eşlik ederken içiyorum
Hangi Tanrı günah diyebilir ki
Tenine dokunmak haram değil bana
Seninle hidayete erdim tel tel

Kıblem senin gölgen
Sözlerin ayet ayet dilinden dökülürken
Sen benim açıp okuyacağım
Kutsal bir kitap oluyorsun
Seni tasvir edemiyorum
Bana her baktığında
Nemrut dağından doğan
Güneş oluyorsun

Gün geceye döndüğünde
Odana dolup yağmak için
Çobanyıldızı oluyorum
Sen başka limanlarda demir alırken
Ve
Şunu anla/dım/ki sen yoksan
Ben noksan yoksulum

Sen uzaklarda erişemediğim
Sevgisizlikten çatlamış
Toprak Anama hasretle beklediğim
Bir damla yağmursun sanki
Sen benim sonbaharım değil
İlkbaharımsın
Adını Nisan koyduğum en güzel aşksın…

Bilgehan Emirşanoğlu
www.kafiye.net