YALINAYAK YORGUN BİR VUSLAT GİBİ…

Huzur olup dökülseydim
Bereketli avuçlarına
Aktıkça biriken, kumlar misali
Hayal rengi gözlerimde yaşatsaydım sana
En hummalı sevişleri

Bahar dalı düşlerimizi assaydık bakışlarımıza
Başın dizlerimdeyken mavi bir bankta
Yıldızlar hani göğümüzde aşkın altın tozu zerresi
Uçuşur muydu başımızda
Sevdanın en uçuk pembesi

Sevgi olup aksaydım yüreğine
Dağları aşan nehirler gibi berrak
Sonra çiçeklenip her bahar
Yamaçlarında yeniden, yeniden açmak
Alaboralarına inat
Hep ayakta kalmak

Adımlasaydık isimsiz bir sahili
Aşk dalgalarında çırpınan beyaz köpükler
Yüreğimizin kumsalına değer miydi
Sihirli bir düş parmak uçlarımızda gezerken
Sokulur muydu bağrımıza ılık geceler
Bir çırpıda söyle hadi

Mutluluğu hapsedip satırlarımda,
Yazmak umarsızca tüm sonlara
Ve sayfalar dolusu seni anlatmak
Beslerken ellerimizle mahzun bir güvercini
Dudağından toplasaydım öpüşlerini
Kollarına dalmak mümkün olur muydu
Masmavi bir okyanus gibi

Ve sonra aşk olup damla damla
Yağmak gamzelerine yanaklarının
Sonsuz bir sağanakla
Düşlerimi soyunup usulca sokulmak
Deniz kokan avuçlarına

Kırlangıçlar müjdelerken sevmeyi

Sonsuz bir aşkın
Henüz yağmalanmamış sokaklarına
Çağırmalıyım seni…

Söyle sevgili
Ben ıssız bir sahil olsam
Vurur muydun kıyılarıma,

Yalınayak, yorgun bir vuslat gibi

GÜLŞEN EKER…
www.kafiye.net