şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
ÖLÜM ANİDEN GELİYOR, HAZIRMISINIZ? Doğduk, büyüdük ve sonunda ecel geldiğinde bir gün öleceğiz. Ne zaman, nerede, nasıl öleceğimizi sadece Allah bilir. Peki, ama soruyorum? Acaba Azrail kapımızı bir gün çaldığında biz şu yalan dünyadan giderken ölüme hazırlıklı mıyız? Ne yazık ki bir çoğumuz bunu düşünmüyoruz ve gereği gibi hazırlıklı değiliz gibi düşünüyorum. Her şey den […]
BU YIL YÜREĞİM BAYRAM KUTLAMIYOR Bu bayramın hiç tadı tuzu yoktu değilmi?. Hepimiz sağlığımız için doğru olanı yaptık ve evde kaldık.Evlatlarımızdan, torunlarımızdan ayrı kaldık,onları koklayamadık.Sarılıp öpemedik özlem gideremedik.Corona belası yüzünden yolculuk yapamadık,onlarda gelemedi,bizde gidemedik.Bütün hasretimizi kalbimize gömdük, özlem dolu buğulanan gözlerimizdeki yaşlarımızı yüreğimize akıttık..Tüm dünyada yaşanan bu zor günlerde coronadan kaybedilen insanların acısı,yüreğimi yakıyor.Mekanları cennet […]
Yaşlılık denince ilk akla gelen düşünce acaba şöyle mi?
Sanki artık yaşamından elini eteğini çekmiş, yeteri kadar çilesi dolmuş, gelecekten daha hiçbir beklentisi olmayan, ruhu sönmüş, bedeninin solmasını bekleyen, hatta zekâ seviyesi de azalmış birisi olarak düşünenlerimiz ne yazık ki çoğunluktadır. Hatta nerede ise birçok yerde geri planda bırakılan, ailede alınacak kararları dahi en son ona danışılan, hanede genç olan aile
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2015 yılı evlenme – boşanma istatistiklerini açıkladı. Buna göre, evlenen çiftlerin sayısı bir önceki yıla göre yüzde 5 artarak 2015 yılında 602 bin 982 oldu. Kaba evlenme hızı ise binde 7,71 olarak gerçekleşirken, boşanan çiftlerin sayısı bir önceki yıla göre yüzde 7 artarak 131 bin 830 oldu.
Anne karnında iken ilk akla gelen soru bebeğin cinsiyetidir. Hamile kadın dokuz ay bebeğini karnında taşır ve doğumdan sonra eğer bebek erkek ise ailede herkesin yüzünde güller açar, ama kız ise pek mutlu olmazlar.
Yazımın başlığında Sivas Ağzı Sivas’ımızın Özdeğeri ve Kültürüdür dedim. Çünkü bir yörenin şivesi o yörenin kendi halk kültürü olduğu için yöresini yürekten anlatan en önemli değerlerden biridir. Bizler hepimiz kendi yöremizin halk kültürüne sahip çıkıp zaman zamanda olsa yöremizin yaşatılması hatırlanması gerekir diye düşünüyorum.
Özel ve toplumsal yaşamımızda her şeye karşı ne kadar duyarlıyız?
Son yıllarda öyle bir süreç yaşıyoruz ki bazen çevremizde olup biten, yaşanan birçok olumsuzluklara karşı sorumsuz, suskun ve kaderci olup haklı olduğumuzu savunmaktan aciz kalıp duyarlı olmayı unutup karşılaştığımız her türlü sorunlara katlanıyoruz.
Ülkemiz insanı son günlerde kültür karmaşasındadır. Güzel Türkçemize verilen zararlar, Türk Kültürümüzün ve öz değerlerimizin, manevi değerlerimizin azaldığı, gelenek ve göreneklerimizin unutulduğu, sevgi ve saygı gibi önemli unsurun yaşatılmadığı bu süreçte bunlara olumsuz etki yapan faktörleri ne denli değerlendirip çözüm arayışı bulacağız. Yavrularımızı gelecekte nasıl temiz bir toplum bekliyor.
Dini ve manevi duygularımızı utanmadan sömüren dilenci örgütüne teslim olmayın. Çünkü iddia ediyorum onlar sizden benden zenginler, dilencilere para vereceğinize kolundan tutup yetkililere teslim edip cezalandırın. Unutmayın ki gerçek fakirler dilenmez,gerçek fakirler kapı ardında onuru ile evinde oturur ve kar kış demeden alın teri ile ekmek parasını taştan çıkarmaya çalışır.İşte yardım edecekseniz onlara yardım ediniz.
Yaşadığımız yirmi birinci asırda kadınlarımız hak ettikleri değerin karşılığını ne yazık ki bulamıyorlar ve ülkemizin birçok yöresinde erkek egemenliği devam etmektedir.
Her zaman erkekler doğru düşünür, erkekler daha zekidir, erkekler her şeyin en iyisini bilir gibi düşünceler kadınlarımızı üzmektedir. Daha çok Toplumumuzun kırsal kesiminde devam eden bu görüş değişmemiştir.