şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Ahhhh , canım kızım,Güzel Meleğim,ilk göz ağrım, cennet kuşum.Seni öyle özlüyorum ki… Sen gittin gideli yaşamak haram oldu bana. Hiç eksilmedi acın, hele birde bayramlar girince araya.. Öyle bir hüzün çöker ki içime, yüreğim ağlar, gözlerimden kanlı yaşlar damlar. Unutamam o güzel yüzünü, anneciğim diyen sesini.
Zifiri, karanlık bir gece. Dünyayı bir sessizlik kaplamıştı. Herkes uykusunun en derin yerinde. Uyumak üzereyken arkadaşım merhaba dedi. İnternet üzerinden selamlaştık. Arkadaşım;
– Yazayım, biraz dertliyim, diyerek izin istedi.
Sessizce ve yalnız denizin kıyısında dalmışım derinlere.
Almışım kalemi elime, yüreğim seni hayal ediyor. Elim durmadan seni yazıyor.
Gözlerim dalıp dalıp gidiyor bulunduğun uzak diyarlara. Etrafım ter temiz,
eşsiz güzellik, deniz ve su masmavi gökyüzü birde özlemlerim ve ben!
Rüya gibi uçsuz bucaksız hayallerim var benim. Bazı kişilerin duymak bile istemediği düşünceller. Hayal para istemez, servet hiç istemez ki… Birazcık duygusallık yeterli. Yedi veren çiçeği misali sapsarı güneş gibi açan, her mevsimi seven, hiç solmayan çiçek gibi kalbe sahibim. Ben böyleyim işte.
Bu kadarına pes diyorum, gördüklerimi insanlığa sığdıramıyorum! Sağıma soluma, önüme arkama baktıkça, gördüğüm şu acınacak manzaraya şaşırıyorum. Her birinin ayağında plastik terlikler, sırtlarında yırtık pırtık eski elbiseler, taranmamış kirli saçlar. Burunlarından akan salya sümükler, ellerde ayaklarda kirden çatlaklıklar, kimilerinin ceplerinde selpaklar!
Seven kadın budur işte, yeter ki sevilsin değer görsün! Sevdiği kişiye her zaman nefes verir, can verir, güç verir, onun için canını adar! Kadınlığını konuşturur, eğer yürekten severse, aşkının önünde kor gibi erir gider, gözünü bile kırpmaz.
Ya sana nasıl teşekkür etsem bilemiyorum ki, iyi ki varsın hayatımda. Bir günde on defa arayıp soruyorsun. Varlığın bana güç veriyor. Her telefon açışın beni daha da güçlü yapıyor, hayata sıkıca bağlıyor. Amma yine de bir şeyeler eksik, böyle olmuyor işte. Üzülme sen ne olur, sağ olasın. Gene gene soruyorsun; iyi misin hoş musun? Sen mutlu ol, seni seviyorum. Uzakta olsa sen yüreğimdesin.
Bugün çok içten rica ederek, Yalnız kaldığım hastane odamdan Yatağımı pencerenin önüne Çekmeleri için teklifte bulundum.
Dışarısını birebir yaşamak istiyorum. Hiç bir güzelliği kaçırmak istemiyorum. Birde ne göreyim sıra sıra kıp kırmızı. Binaların üstünde o kadar özenle. Dizilmiş kor kırmızı kiremitler. Bir köşesin dede kuşlar için.
Olü denizler gibi suskunluklarım
Büyüdükçe büyüyor içimde
Üzülüyorum özlüyorum.
İnan ki sevgilim özlemin
Sana karşı bilerek uzak durduğum doğrudur. Dediğin o an var ya, işte o an yıkıldığım andır benim. Sana çok inanmıştım, sevgini kalbime sığmayacak kadar büyütmüştüm. Benimkisi sevmek değildi, benimkisi baştan ayağa aşık olmaktı. O an hayal mi gerçek mi anlayamadım, saatler geçtikçe düşündüm, düşündüm. Gözümün önüne geldi bir saniye yüzün, ağlamak istedim amma belli edemedim. Tüm üzüntümü içime gizledim, gün gelip yalvarsan da artık sana inanıp seninle olamam.