şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Seni unuttum sandı dimi… Tam 5 ay oldu kızım seni kaybedeli. Ama içimdeki sevgin hayatımdaki yerin hiç kaybolmadı.. Sadece ayağımın altında dolaşmıyorsun o kadar. Eşyalarını gözümün önünden kaldırdım. Yiyemediğin tüm mamalarını ve galetelerini dükkan komşu köpeğimiz Çakına verdim. Çünkü o senin kadar şanslı değil bitanem. Sahibi gazete kağıdının üstünde makarna ekmek veriyor. Oysa sen daha zengin bir mutfaga sahiptin yaşadığında. Bu yüzden senin zenginliğinden ona sundum canım.
Dikkat ediniz! Sevgililer günü yaklaştı! Sevgililer gününde ne yapmayı düşünüyorsunuz bilemem ama, ben sizlere sevgililer günü nedeniyle kısa bir davranış önereceğim. İsteyen uygular, isteyen burun kıvırır, isteyen bırakın bu saçmalıkları, isteyen normal olan her zaman ki sosyal yaşamını yaşamaya devam etsin. Ancak yinede anlatacaklarımın sizden götürüsü olmayacak, tam tersine getirisi olacaktır. Haydi başlayalım mı?
Merhaba sevgili dostlarım. Hayırlı günler dilerim. Nasılsınız? Sevgili dostlarım, bugün Türk Ulusunun bağımsızlık savaşını verdiği dönemde oluşan sisli ve puslu hava, bugün Kuşadası’nda da sisli ve puslu havaya bırakmış gibi. Gökyüzünü bulutlar kaplamış, çevreden: “ Hava çok serinledi, yok yok soğumuş…” sesleri yükseliyor.
Merhabalar. Ben şiir. Sizlerin yaşamınızda ve sizlerle iç içe olan şiirim ben. Gençlerin sevgililerine aşk ilanlarında, eski zamanlarda sevgililerine mektuplarında her zaman ben vardım ve duygularını, aşklarını, sevdiklerini bütün aşıklar benim dilimden anlatırlardı aşklarını. Doğrusunu isterseniz o kadar çok sevinirdim ki, sevgililerin mutluluklarını gördükçe ben de mutlu olurdum.
Bugün çok üzgünüm dostlarım. İnanın o kadar çok üzgünüm ki, söze nereden başlasam diye o kadar çok düşündüm ki! Hala daha düşünüyorum dersem inanın bu konuda çok samimiyim. Öyle hızlı bir yaşam sürdüm ki hayatımda. Bu sizin düşündüğünüz o nerde akşam orada sabah veya lüks bir yaşamın verdiği zevkü sefanın içerisinde geçen; bir eli yağda bir eli balda cinsinden değil hani.
Bu sabah erkenden uyandım. Sanki biri dürtmüş gibi.. Alarm çalmadan, annem uyandırmadan.. Yağmur yağıyordu istanbul’da.. Havada toprak kokusu.. Biraz hüzün versede bana güne güzel başladım. Hele yolda trafik kazası geçirmiş yüzünde kazanın izlerini taşıyan hanıma rastlayınca sağlığıma, yaşadığıma şükürler ettim.
Bir yılı daha geride bıraktın. Bir yaş daha kayıp gitti ellerinden…
Bu defa daha bir buruk yitirdin değil mi?..
Ne çok şey yapmak istemiştin oysa..
Yine gerçekleşmeyen düşler, bitmeyen sorunlar, ödenemeyen borçlar, kazanılamayan sevgiler, kurulamayan düzenlerle yolculadın bir yaşını daha..
İlk kez.. Son yıllarda ilk kez kaçtım.. Aslında istanbuldan, işten, beni yoran sorunlardan, sorumlulukların artmasından, başa çıkamadığım gerçeklerden kaçtım..
İlk kez susturamadım katıla katıla ağlayan içimdeki çocuğun gözyaşlarını..
Merhaba sevgili dostlarım. Bazen hiç ummadığınız bir şiir, bir satır yazı, bir resim sizlere o kadar çok şeyler anımsatır ki, birden çok derinlere dalarsınız. Hatta rüyalar içerisinde şöyle bir dolaşmaya bile gidersiniz. Hoppala, bu da ne demektir de diyebilirsiniz.
Merhaba sevgili dostlarım. Biliyor musunuz neler oldu? Buralarda bir fırtına, bir yağmur bastırdı ki, sormayın gitsin. Çatı katında oturuyorum diye birazcıkta korktum. Şimdi bazılarınız gülmeye başladınız bile. Siz gülün bakalım. Ben hiç gülmüyorum.