şiir. öykü, makale, deneme, tiyatro, masal, fıkra, anı, sohbet, röportaj yazılarının yayınlandığı uluslara arası yazar ve şairlerin katılım gösterdiği edebiyat sayfasıdır. Uyum platformudur.
Değerli okurlarım, geçen haftaki yazımda çocukluk arkadaşlıkları üzerine durmuştum. Bu hafta ise, pek çok ebeveynin sıkıntı yaşadığı gençlik arkadaşlıkları ve ailenin öneminden bahsedeceğim.
Çocukluk döneminden henüz yeni yeni gençlik dönemine geçmekte olan çocuklarınız, bazı durumlara göre büyük bir insan iken bazı durumlarda ise hala küçüktürler. Bu büyük küçük arasında sıkışıp kalan çocuğunuz sonunda size “ bir
Adab ve görgü kuralları Milletlere özgü farklılıklar gösterir.
Uluslararası bazı benzerliklerin olması; kendi kültürümüzü hiçe sayıp evrensel yaşamamızı gerektirmez. Zaten toplumumuzda Osmanlı döneminden itibaren hep yenilikler ülkemize girmiş nedense yabancı hayranlığı ile kendi kültürümüzü aşağılamış hafife almışız.
Gormediginde duymadığında insanların senin için ne düşündüğü ne konuştuğu umrunda oluyor mu? Hayır. O halde gördüğünde duyduğunda neden üzülüyor, neden umrunda oluyor?
Her zaman iyi konuşmaz insanlar, her zaman takdir teşekkür etmezler. Yapıp ettiklerin takdire şayan olsa da bazen görüp anlayamazlar. Bazen tam tersine hiç bir sey yapmamissin gibi anlatırlar.
En karanlık gecelerin içinde bile parlayan yıldızlar varsa, en büyük sıkıntıların içinde de yıldızlar kadar çok umudunuz olmalıdır. Umudunuz ne kadar çok olursa o karanlıklar da o kadar hafifler. Para, aile, kişisel, iş, hastalık… Adı her ne olursa olsun sıkıntınızın, mutlaka içinde bir yerlerinde umudunuz olmalı.
Kimi zaman çoğumuzun kendi kendine sorduğu bir soru bu. Ölmek mi kolay yaşamak mı? Öyle bir dar boğaza girer ki hayat denilen nefes denizimiz, yutkunamayız. Gerek ağır sözlerin, gerek ağır yaşam şartlarının ardını hep karanlık görürüz. Gecenin içinden çıkılmaz, güneş bir daha doğmaz, bu hayat böyle çekilmez der, kahrederiz.
İnsan beyni üç kısımdan oluşmuştur. Üst beyin, alt beyin ve sinir sistemi. Alt beyin daha çok irademiz dışında istemsiz hareketleri kontrol eder. (kalp atışı, basınç vb). Üst beyin ise bilgilerin depolandığı, istemli davranışları kontrol eden kısmıdır. Araştırmalarda üst beynin alt beyni etkilediği gözlemlenmiştir.
İletişim kurallarina riayet etmek, kendimize ve karşımızdakine saygımizi gösterir ve doğru anlasilmamizi saglar. Bunlarla birlikte nazik olmak ve kisileri incitmemek adına da beşeri munasebetlerin vazgeçilmez unsurudur evrensel görgü kuralları.
Ve bir gün zaman fısıldadı.
” haydi bakalım, gidiyoruz”
Nereye, demeye bile mecal kalmadan, tuttuğu gibi alıp götürdü, çilekeş rüzgarın tohum saçtığı kalabalık şehirlere.
Yüzlerde manasız gülüşler, alında verevli kaşlar, gözlerde binbir replik, mimikler donuk, jest uzanan işaret parmağındaki tehdit ve sanal bir bütündü insanlar.
Asil ve karakter sahibi inançlı insanlar durumları ne olursa olsun hep olduklarından daha iyi görünürler. Hastalığı, yokluğu onların yüzlerinden okuyamazsınız. İçlerinde hangi problemlerin hesabını yapıyorlarsa yapsınlar, hangi derdin çözümünü arıyorlarsa arasınlar hep güler yüzlüdürler. Hep şükreder bulursunuz onları.
Gülünce gözlerinin içi gülüyor,
Kendimi senden alamıyorum…
Ne güzel söylemiş şair. Gülmek kadar insana yakışan başka bir şey var mıdır?
İnsanın gözlerinin içi gülmesi, okyanusa vuran öğlen güneşinin ışıldaması gibi göz kamaştırır. Karşıdakine bir sakinlik, bir rahatlık verir ve güven ortamı hazırlar.