Kategoriler

Arşivler

Öyküler Kategoriler

Tarih 27 Oca 2015 Kategori: Onur BİLGE

ÂLEMLERİN SERVERİ (S.A.V.)

İnce uçlu parmağın bir sabır abidesi!
Bir başına İslâm’ın özetidir, simgesi…

Doğar doğmaz, bu parmak: ”Tektir! ” demiş, ”Allah tek! .. ”
Secdeye kapanarak; ilk örneksin, ilk örnek!

Tarih 24 Oca 2015 Kategori: Melek KIRICI

Tarih: Kara Cehennem

Bastığı yerlerin, şehit kanı içtiğini düşünerek atıyordu adımlarını Murat. Bebeklerin, masum anaların çığlıklarını duyuyordu kulaklarında. Aslında orada askerlik yapan herkesin kulağında çınlamıştı ve çınlamaya da devam edecekti bu ağlama sesleri.

Tarih 18 Oca 2015 Kategori: Fatma Gül CESUR

SU’NUN HİKAYESİ

Ben 1.ci sınıfa gidiyordum. Yerli malı haftasını çok seviyorum. Annemin
börekleri, Fatma Teyze’nin kestanesi, Ayşe Teyze’nin kerevizi, ne hoş olur
yemesi. Yerli malı haftasını çok severim. Ama artık güzel yemekleri
yiyemiyorum. Çünkü ben lösemi hastası olan küçük bir kızım. Ağzımda bir maske,

Tarih 18 Oca 2015 Kategori: Hatice Eğilmez KAYA

Bir Cevriye Lazım Her Mahalleye

“Nereden Gelir, Nereye Gidersin? Söylesene Be Cevriye! Aklıma Takıldı Doğrusu…”

Çok güzel bir kadın aslında şu bizim Cevriye. Uzunca boylu, kumral, etine dolgun… Görünürde hemcinslerinden hiçbir farkı yok. Kafasında birkaç cıvatanın gevşek olduğunu anlamak pek de kolay değil bu yüzden. Yolda salına salına bir yürüyüşü var, ömre bedel. Zamanın keşmekeşinden bihaber… Günün hangi saatinde rastlarsanız rastlayın ona, telaşsız ve küçük adımlar atarken yakalarsınız kendisini. Koşuşturmaz,

Tarih 17 Oca 2015 Kategori: Melek KIRICI

Bir Mektubun Satır Aralarında – 3

El feneri yanık halde oturdu ağaca tutunarak. Acı azdı; ama kendini bir boşlukta hissediyordu. Çomar ise hala havlıyordu. Selçuk’un beyninden neler geçmiyordu ki? “İşte oğlum, şimdi cezanı çekiyorsun” diyordu içinden. Bunca zaman bu kasabada, bu derenin yanında oturmuştu; ama hiç başına böyle bir iş gelmemişti. Hatta yılan bile görmemişti hiç. Bu yılan kendisini cezalandırıp öldürmesi için yollanmıştı adeta.

Tarih 17 Oca 2015 Kategori: Melek KIRICI

Bir Mektubun Satır Aralarında – 2

Genç adam gözlerini açtığında yine kâbus gördüğünü anladı. Odada kadın falan yoktu. Anne karnındaki masum bir bebek gibi, dizlerini çenesine doğru bükerek iki büklüm oldu. Arınıp temizlenmeliydi artık kendini yiyip bitiren yaşadıklarından.

Tarih 13 Oca 2015 Kategori: Hatice Eğilmez KAYA

Şermin Hanım Geldi Yine

Dün, ikindi vaktinden birkaç saat sonra, gün akşam ezanına hazırlanırken Şermin Hanım geldi yine. Neredeyse iki yıldır onun parmakları tarafından çalınmayan zilim, aynı ritimle seslendiğinde kapıyı bir nefeste açtım. Şermin Hanım zile, ince ve kendine has bir ezgiyle iki uzun, bir kısa basar, şirin kuşların lisanınca gelişini müjdeler. Ev sahibini ‘geldim’ diye ikaz etmesi kendisi gibi ılıman ve mutedildir.

Tarih 3 Oca 2015 Kategori: Hayriye NUrcan OKUDUR

MENEVŞEYLE HAYRİYE

Antakya’nın Kuruyer köyünde yaşayan dört dul kız kardeş varmış. Köylüler bunlara bir zamanlar 80’lerin meşhur dizisi “The Golden Rose”dan esinlenerek Altın Kızlar derlermiş, Menevşe, Hatice, Şürkriye ve Hayriye…
Bu Altın Kızlar’dan en çılgını Menevşe ile en safı Hayriye bir gün köydeki evde yalnız kalmışlar. Hayriye’nin saf olmasının
yanıda kulakları da duymazmış. Vakt-i zamanında ki şimdilerde çoktan toprağa gömmüş olduğu rahmetli Koreli amca (Kore savaşı gazisi olduğu için kimse asıl adını bilmezdi) sinirlendiği bir gün karısına bir tokat yapıştırmış kadıncağızı sağır etmiş.

Tarih 21 Ara 2014 Kategori: Melek KIRICI

Bir Mektubun Satır Aralarında – 1

Uzun zaman olmuştu bu verandada oturmayalı genç adam. Bomboş bakışlarla izliyordu etrafı. Evin yanı başında, boydan boya uzanan asma üzümler yeni yeşillenmeye başlamıştı ve baharın ilk toprağı ısıtması gibiydi güneş.

Tarih 20 Ara 2014 Kategori: Öyküler

Seni Seviyorum Demek…

Birçok internet platformunda “seni seviyorum” sözünün değeri tartışılıyor ve sevgi üzerine, seviyorum, seviyorsun, seviyoruz denilmekte, coşkuyla anlatılmakta duygular.

Bunlardan bazıları coşkulu, sıcak magma gibi yakıcı. Bazıları da, buz dağlarının en zirvesinin soğukluğunda.